Yapay zeka, işinizi ne zaman elinizden alacak?

Yazılma zamanı 17/07/2023

Google'ın son raporuna göre yapay zekanın yükselişi, "yaşamımızın en derin teknolojik değişimi" niteliğinde. Bu değişimin hayatımızı etkilediği alanların ilk sırasında ömrümüzün büyük kısmını kaplayan mesleklerimiz yer alıyor. Independent Türkçe’de yer alan habere göre; uzmanlar, yapay zekanın yepyeni iş alanları açarken, bazı işlerin de otomatikleşmesine neden olacağı görüşünde. Bu da halihazırda var olan pek çok mesleğin çok yakın bir gelecekte makineler tarafından icra edileceğini düşündürüyor. Verilere göre, yapay zeka kaynaklı otomasyondan en çok etkilenecek ilk üç sektör arasında ofis çalışanları, idari destek personeli ve hukuk yer alıyor. İşte yapay zekanın gelecekte en fazla yer alacağı meslekler ve olası değişimin beklenen yıl aralığı…



1. İdari işler: 2030 - 2035

Mesleğini yapay zekaya kaptırma riskiyle en fazla karşı karşıya olan kişilerin ofislerde muhasebeciler ve idari işleri üstlenenler olduğu görülüyor. Örneğin Goldman Sachs'ın raporunda ofis çalışanlarının ve idari destek personellerinin yapay zekayla gelen otomasyondan yüzde 46 oranında etkilendiği ifade edilmişti. Benzer şekilde ABD'deki Princeton Üniversitesi'nin bir araştırmasında da bütçe analizi, muhasebecilik ve çağrı merkezi çalışanlarının en riskli 20 meslek arasında yer aldığı ortaya çıkmıştı. Şirketler idari personelin yerine getirdiği kayıt tutma işlemleri için gün geçtikçe yazılımlara yöneliyor. Yazılımların da maliyeti var ama bu maliyet çalışanlara yapılan ödemelerden daha az. Microsoft Office, FreshBooks ve Quickbooks gibi yazılımlar, bugün şirketler tarafından en sık kullanılan araçlardan. Söz konusu araçların yapay zekayla daha fazla entegre edilmesi, verilerin insan hatası olmadan saklanmasını ve analiz edilmesini sağlıyor. Dünyanın en büyük bilişim teknolojisi şirketi IBM, kısa süre önce bazı rollerde işe alımları durduğunu açıklamıştı. Söz konusu işlerin, yapay zekayla değiştirilebilecek, müşteri odaklı olmayan roller olduğu belirtilmişti.



2. Yatırım uzmanları ve danışmanlar: 2025 - 2030

İdari işler personelinin ardından otomasyon riskini en derinden hisseden meslekler arasında yatırım uzmanları ve danışmanlar geliyor. Zira sohbet botlarının yaygınlaşmasıyla finansal veriler ve yatırım tavsiyeleri üzerine eğitilen sistemler ortaya çıktı. Örneğin kısa süre önce, dil modeli GPT-4'ü bir yatırım uzmanına dönüştüren Alpha duyuruldu. Public firması tarafından geliştirilen Alpha, gerçek zamanlı ve geçmiş piyasa verilerini işleyip analiz etmeye yarıyor. OpenAI'ın sohbet botu ChatGPT'nin piyasaya sürülmesi ünlü yatırım bankası JPMorgan'ı da harekete geçirdi. Kurumun yatırım tavsiyesinde bulunabilecek yapay zeka yazılımı üzerinde çalıştığı öğrenildi. Banka IndexGPT adını verdiği bu sistem için mayıs ayında ABD'de patent başvurusunda bulundu. Goldman Sachs'ın raporunda da ticaret ve finans sektörlerinin yapay zekadan yüzde 35 oranında etkilendiği sonucuna varılıyor.



3. Hukuk: 2030 - 2035

Yapay zekadan en çok etkilenen sektörler arasında hukuk da yer alıyor. Raporda sektörün yüzde 44 oranında etkilendiği belirtilmiş. Özellikle dava açmanın epey pahalıya mal olduğu ABD gibi ülkelerde yapay zekanın başvuru süreçlerini hızlandırmasının maliyetleri düşürmesi bekleniyor. ABD'li kamu araştırmacısı Center for American Progress'e göre, "yapay zeka, ABD adalet sisteminde yasal temsile eşit erişimi teşvik etmek, yoksulluğu sona erdirmek, ayrımcılıkla mücadele etmek ve fırsat yaratmak açısından önemli" olabilir.

Kısa süre önce ChatGPT üzerine inşa edilen Casetext adlı yapay zeka aracı buna bir örnek. Bir hukuk asistanı olarak tasarlanan Casetext, bir avukatın normalde asistanına soracağı soruları yanıtlamaya yarıyor. Örneğin bir avukat bu yapay zeka aracına, "Üzerinde çalıştığımız vakaya benzer olguları sıralar mısın?" diyebilir. Bu da araştırma ve sunma sürecini insan asistanlar yerine avukatların yapmasını sağlayabilir. ABD'nin önde gelen düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü'ne göre bu gelişmeler ışığında avukatların, yeni ortama uyum sağlayabilmesi için hukuk firmalarının yeni eğitimler başlatması gerekecek. Hukuk fakülteleri müfredatlarını, öğrencilere yapay zekalı yazı ve araştırma araçlarının nasıl kullanılacağını öğretecek şekilde genişletilmesi de gerekli olabilir.

Bu arada yargıyla yapay zekayı birleştirme çalışmalarının başında Çin’in yanı sıra ABD ve BK geliyor. ABD adalet sisteminde risk değerlendirme aracı olarak kullanılan COMPAS algoritması, bir sanığın yargılama sırasında tutuklu mu tutuksuz mu yargılanacağı kararının verilmesi için kullanılıyor. Sanık için yapılan "Risk Değerlendirme" sonrasında risk puanı yüksek sanıklar tutuklanma, risk puanı düşük sanıklar ise serbest bırakma tavsiyesiyle yargıç karşısına çıkıyor. Estonya Adalet Bakanlığı da maliyeti 7 bin euro’dan az olan anlaşmazlıkları çözmek için "robot yargıç" kullanmayı planlıyor.



4. Mühendisler ve yazılımcılar: 2028 - 2033

 Mühendislik yapay zekanın belirli pozisyonları kapatırken, yeni iş alanları da açtığı önemli bir sektör. Örneğin Goldman Sachs'ın raporunda yapay zekanın bu sektörde yeni istihdamlar yaratılmasını sağlayabileceği ifade ediliyor. Uzmanlara göre bu teknolojiler, mühendislerin karmaşık sorunları tanımlamasına ve analiz etmesine yardımcı olarak daha doğru tahminlere ve tasarımlara olanak tanıyabilir. Buna ek olarak iş akışını düzene sokabilir, rutin görevleri otomatikleştirebilir ve ekipler arasında işbirliğini geliştirerek mühendislerin yaratıcılığa ve yeniliğe odaklanmasına olanak verebilir. ChatGPT'nin 2022'de herkesin kullanımına açılması, yapay zekanın yazılımcıları işsiz bırakacağı endişesini güçlendirdi. Zira bunun için tasarlanmamış olsa da ChatGPT'nin basit ila orta düzeyde kodları kullanıcıların isteği doğrultusunda yazabildiği görüldü. Google'ın piyasaya sürdüğü Bard aracı da bu endişeyi besler cinsten. Zira Google, aslında bir sohbet botu olan bu aracı kendi başına kod yazabilecek şekilde güncelliyor. Şirketin haftalar önce yaptığı açıklamada Bard'ın Java, C++ ve Python da dahil olmak üzere 20 programlama dilinde kod yazabileceği ve ayrıca hata ayıklama konusunda da kullanıcılara yardımcı olabileceği belirtilmişti. Bu arada OpenAI da yapay zeka araçlarına yazılım mühendisliğini öğretmeye başladığını bu yılın başlarında açıklamıştı. Görsel üretim aracı Stable Diffusion'ı geliştiren yapay zeka firması Stability AI'ın CEO'su Emad Mostaque, yapay zekanın birkaç yıl içinde yazılımcıları işsiz bırakacağına inanıyor. Yapay zekanın, GitHub'daki tüm yeni yazılım kodlarının yüzde 41'ini yazabildiğini söyleyen işinsanı "5 yıl içinde hiç programcı kalmayacağını" savunuyor.



5. Yayıncılık: 2026 - 2038

Yapay zeka alanındaki atılımların derinden etkilediği alanlardan biri de yayıncılık. Yazarlar, gazeteciler, çevirmenler ve editörler sektördeki otomasyonun etkilerini hem olumlu hem de olumsuz biçimlerde yakından deneyimliyor. Google ve Microsoft'un son yıllarda iyice gelişen yazı araçları, çevirmenlerin ve editörlerin işlerini büyük ölçüde hafifletti. Hatta yayınevleri haricinde çoğu kurum, kendi bünyesinde bir redaksiyon uzmanı bile çalıştırmıyor. Google Translate, DeepL gibi araçların kullanımı giderek benimsenirken, word ve döküman hizmetleri de yanlış yazılan kelimeleri otomatik düzeltmeye ve bunu daha isabetli biçimde yapmaya başladı. ChatGPT gibi sohbet botlarının ortaya çıkmasıyla gazetecilerin ve hatta yazarların işlerini de yapay zeka üstlenir hale geliyor. Halihazırda MSN, CNET, Buzzfeed, Daily Mirror ve Insider gibi medya kurumları tamamen yapay zeka dil araçlarına yazdırılan haberler yayımlayarak ve bu esnada editörleri işten çıkarma girişimlerinde bulunarak sektördeki otomasyon tartışmalarını alevlendiriyor. Öte yandan yapay zeka araçları sektörde aslında uzun süredir kullanılıyor. Bunun önde gelen örneklerinden birini de ABD’li haber ajansı Associated Press (AP) teşkil ediyor. AP kurumsal gelir haberleri ve spor özetleri hazırlamak için yapay zekâyı 2014’te kullanmaya başlamıştı. Ajansın sisteminin belirli mecralardan çektiği somut, sayısal veriler, esasen önceden belirlenmiş yazı formatlardaki boşluklara yerleştiriliyor.



6. Grafik tasarım: 2026 - 2038

Kullanıcıların sohbet kutucuğuna kelimeler girerek görüntü oluşturmasını sağlayan yapay zeka araçları da ChatGPT'yle birlikte 2022'de patlama yarattı. Uzmanlar bu tür araçların geneline "üretken yapay zeka" adını veriyor. Yazılı komutlardan görsel üreten araçlardan en popülerleri arasında yine OpenAI'ın geliştirdiği Dall-E'nin yanı sıra açık kaynaklı Stable Diffusion ve Midjourney yer alıyor. Bu araçların piyasaya sürülmesinden kısa süre sonra Microsoft benzer bir işleve sahip Designer uygulamasını ve tasarım devi Adobe da Firefly özelliğini duyurdu. Tüm bunlar sonucunda sosyal medya yapay zekayla üretilmiş görsellerle dolarken, telif tartışmaları da baş gösterdi. Zira bu yapay zeka araçlarının eğitiminde internette halihazırda var olan milyonlarca görsel kullanıldı. Bu görsellerin önemli bir kısmı da telifli çalışan fotoğrafçılara ve illüstratörlere ait. Öte yandan ülkelerin konuyla ilgili mevzuatları yapay zeka alanında hızlı gelişmeye yeterince ayak uyduramadığı için uzmanlar bu telif tartışmasının çok yakın zamanda çözülmesini de beklemiyor. Yapay zeka SEO editörleri ve sosyal medyacıların da işini yapıyor. Zaman geçtikçe sosyal medya platformlarının da yazılı komutları görsel tasarımlara çeviren ek araçlarla donanması bekleniyor. Örneğin kısa süre önce Instagram'ın yapay zekalı bir tasarım özelliği üzerinde çalıştığı duyurulmuştu. Buna göre kullanıcılar, istedikleri görseli Instagram'ın yapay zekasına tarif edecek ve uygulama bu yazılı komutlar doğrultusunda platforma uygun tasarımlar oluşturacak. Bu da aslında halihazırda bu görevi üstlenen SEO editörleri veya sosyal medya sorumlularının yükünü epey hafifleteceğini, hatta belki de onların yerini alabileceğini akla getiriyor.



7. Eğitim: 2027 - 2040

Özellikle ChatGPT ve diğer sohbet botlarının yaygınlaşması eğitimde de ciddi bir etki yarattı. Bu etki ilk olarak, öğrencilerin ödevlerini ChatGPT'ye yazdırıp yüksek puanlar almalarıyla ayyuka çıktı ve intihal tartışmalarına neden oldu. Akademisyenler ve öğretmenler, yapay zeka yardımıyla yazılan makaleleri tespit etmek veya ders işleyiş tarzlarını değiştirmek için yollar ararken üzerinde çok fazla durulmayan bir husus da eğitmenliğin geleceği. Zira bazı yorumcular yapay zekanın öğretmenlerin yerini de alabileceğine inanıyor. Buna göre yapay zeka destekli araçlar, not verme ve geri bildirim sağlama ve ölçme-değerlendirme gibi önemli görevleri yerine getirebilir hale geldi. Ayrıca 7/24 destek sağlayan sohbet botları ve öğrencilerin ihtiyaçlarına göre uyarlanan kişiselleştirilmiş öğrenme algoritmaları da var. Yapay zekayı aktif kullanan en bilindik araçlar arasında dil öğrenme uygulaması Duolingo, matematik öğrenme platformu ALEKS, Coursera yer alıyor. Pandemiden beri online eğitime rağbetin artması da göz önüne alındığında tüm bu gelişmelerin öğretmenlere yönelik talebi etkileyebileceği düşünülüyor.



8. Güvenlik: 2030 - 2040

Yapay zeka teknolojileri kolluk kuvvetleri ve asayiş söz konusu olduğunda çoğu zaman robotlarla birlikte düşünülüyor. Zira şimdiden birçok ülkenin kolluk kuvvetlerinde yerini alan robotlar, gelecekte "yeni normal" haline gelebileceği düşünülen bir başka teknoloji. Robot polisleri halihazırda hayata geçirenler arasında Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Hindistan ve Çin gibi ülkeler yer alıyor. Örneğin Dubai Polisi dünyanın ilk robot polis memurunu 2017’de hizmete almıştı. Polis şapkası takan ve tekerlekler üzerinde hareket eden robotun 2030'a kadar, suçluları yakalama ve tutuklama becerileri edinmesi bekleniyor. ABD’de ise silah üreticisi Axon, okullara düzenlenen silahlı saldırıları önlemek için drone tasarlayacaklarını duyurdu. Bu tür robotlar şimdilik silahsız ama ABD’de geliştirilen drone’lara elektroşok tabancası eklenmesi planlanıyor.



9. Şoförler, sürücüler: 2030 - 2035

Otonom sürüş, elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla giderek daha fazla kabul gören bir konsept. Tesla, BMW ve elektrikli araç üretiminde iddia sahibi olan neredeyse tüm firmalar, modellerine otonom sürüş özelliği de ekliyor. Bunun yanı sıra yalnızca otonom araçlar geliştirmeye odaklanan sayısız firma da var. Söz konusu teknoloji, araba kullanıcılarının kişisel konforunu ve deneyimini iyileştirmeyi amaçlasa da toplu taşıma araçlarının da "şoförsüzleşmesi" için pilot çalışmalar mevcut. Önde gelen çalışmalardan biri uzun süredir ABD'nin San Francisco kentinde yapılıyor. Kısa süre önce Kaliforniya Kamu Hizmetleri Komisyonu'nun, şehrin herhangi bir yerinde robot taksilerin 7/24 ücretli yolcu almasına izin verip vermemeyi değerlendirdiği öğrenildi. 13 Temmuz’da yapılacak toplantıda onay verilirse San Francisco, sürücüsüz taksi deneyimi sunan ilk şehirlerden biri olacak. Otonom taksi hizmeti konusunda önde gelen kentlerden biri de Dubai. Zira yetkililer 2030'a kadar Dubai'deki yolculukların yüzde 25'ini sürücüsüz seyahatlere dönüştürmeyi planlıyor. General Motors'un sürücüsüz araç birimi Cruise, bu plan doğrultusuna Dubai sokaklarının haritasını çıkarmaya geçen yıl başlamıştı. Toplu taşımada devrim yaratmayı amaçlayan Cruise firması, San Francisco'daki robot taksilerin de geliştiricisi. Öte yandan otonom sürüş teknolojileri geliştiren platform Waymo’nun, 2021’den bu yana sürdürdüğü sürücüsüz testlerde bazı sorunlar ortaya çıkmıştı. Google'ın ana şirketi Alphabet'in sürücüsüz otomobil projesi olan Waymo, geçen ay ilk kez ölümlü bir kazaya karışmıştı. Bu kaza, Waymo'nun ölümle sonuçlanan ilk kazası olarak tarihe geçmişti. Yine de uzmanlar yakın gelecekte kentin yollarında bu araçların yol alacağına inanıyor.



10. Temizlik işçileri, madenciler ve riskli işler: 2024 - 2030

Yapay zekalı makinelerin entegrasyonunun kas gücüne dayalı riskli işleri üstlenmesi yeni değil. Otomasyon sistemleri ve robotların fabrikalarda üretim hattında çalışarak endüstriyel işleri gerçekleştirebildiği, araba montajı, elektronik eşya üretimi, paketleme ve malzeme taşıma gibi görevlerde etkin şekilde kullanıldığı biliniyor. Pandeminin hizmet sektöründe hijyen ihtiyacını artırmasıyla birlikte otellerde temizlik işçilerinin ve restoranlardaki servis elemanlarının yerini de robotlar almaya başladı. Örneğin, otomasyonlu kahve makineleri, yemek servisi robotları ve oda temizliği robotları ABD ve Japonya başta olmak üzere pek çok ülkede kullanılmaya devam ediyor. Birçok uzmana göre bu mesleklerin tamamen otomatikleştirilmesi bugünkü teknolojiyle mümkün. Ancak yaşanacak iş kayıpları nedeniyle devletlerin bu değişimin gerçekleşmesi için önce yeni istihdam alanları yaratması gerekebilir. Öte yandan arama kurtarma görevleri ve madencilik gibi daha riskli işler göz önüne alındığında robotların insanlar için çok tehlikeli işleri yerine getirmesi amacıyla hızlı teknolojik ilerlemeler kaydediliyor. Bu alanda son derece yetenekli robotlar geliştirmesiyle tanınan ABD'li Boston Dynamics firması öne çıkıyor. Şirketin muhtemelen en çok ilgi çeken, iki ayaklı insansı robotu Atlas, 1,8 metrelik boyuyla çeşitli arama ve kurtarma görevleri için tasarlanmış ve 2013’te tanıtılmıştı.